29 Mayıs 2021 Cumartesi

 Ben bunu hak edecek insan değilim...


Ne olduysa oldu, ipler koptu... Dante'nin Cehennem'i gerçek oldu. 9 katlı cehennemin en alt katında kendimi buldum. Üstelik en masum yaşadığım dönemde. Sanırım günah denilen şey o kadar görecel ki, en saf halimle, en yakınlarımın gözünde en uzak durulması gereken, en günahkar oldum... 


Günah denilen şey; ya Tanrı'nın, ya da İnsan'ın sevmediği şeyleri yapmaksa eğer; evet, ikisini de ziyadesiyle yaptım. Ama kimseye manevi bir zarar vermedim. Dik durdum, asabi oldum, ama kimsenin üzerine basakarak yükselmeye kalkmadım. Muhtemelen de bu yüzden 33 yaşımda hala 'bir şey' olamadım. Ömrümün çoğunu bununla övünerek ve buna uygun yaşayarak geçirdim ama kazın ayağı öyle değilmiş...


'Birşey olmak' da tıpkı günah gibi, göreceli bir kavram.... 'Ne oldum deiisi' Türkçe'deki en güzel kavramlardan bir tanesi... Bunlardan da çok gördüm. Ne onlar bana diş geçirebildi. Ne de ben onlara... Adil olmayan bir dövüşte kılıç sallayıp durdum. Bana yapabildikleri bir kaç sıyrık oldu. Ama asıl yara içeriden geldi...


İnsan sadece dert anlatırsa, dinleyen de az olurmuş. Bunu da öğrendim ve derdimi kendi içime atıp mutlu görünmeye başladım. Ama olmadı, olamadı... Sonunda strese bağlı cilt hastalığı yaşadım. 


Şu anda bu satırları yazmamın nedeni, en yakınım dahil kimsenin beni dinlememesi ve muhtemelen başka planlarının olması. Asıl konu burada başlıyor. Ben, geldiğim nokta, yaptığım fedakarlıklar ve iyi kötü başardıklarımdan sonra başka planlar yapılacak insan değilim. 


Ben hep iyi bir insan olmaya çalıştım. 'Sevap' dedikleri şeyi ben insanlık adına yapıp birisine anlatmaya utanırken, memleket bunun havasını atanlarla doldu. Tabi bundan benim eşrafım da nasibini aldı. Şunu söylemem gerek; BEN MÜKEMMEL DEĞlLİM, hiç bir zaman da öyle bir iddiam olmadı. Ama lütfen biraz iyi niyet... Biraz iyilik... Biraz insanlık...


Ben, ki ben demeyi bile unuttum; artık iyi niyetliye iyi, kötüye kötüyüm. Artık onlar düşünsün, onlar benim yapabileceklerimi hesap etsin. Ben buradayım, dimdik ayaktayım. Daha sert yumruklara da hazırım. Buyursunlar, ama benim aparkartımı kimse unutmasın... Ben ayaktayım ve kızım olduğu sürece de kimse beni indiremez. Bu da hayata karşı böyle bir notumdur...


Sevgilerle... İçeriden vurlmamanız dileğiyle... 













Hiç yorum yok:

Yorum Gönder